Karantinanın 44. Günü

/
0 Comments


Pazar sabahı 7'de alarmım çaldı. Her gün 7'ye kurulu zaten. Hala.
Karantinaya girerken nasılsa birkaç hafta sürer, uyku düzenim bozulmasın diye ayarlamıştım. Sonra saat 7'de kalkarım, belki koşarım diye bozmadım. Sonra saat 7'de kalkarım, belki iş yaparım diye bozmadım. Hiç kalkamadım saat 7'de ben.

Ama saat 7.30 gibi B. uyanınca, hadi kalk yürüyelim madem dedim. İşin tuhafı, her sorduğumda çıkmayacağım diye kazan kaldıran çocuk, hemen kabul etti. Artık o kadar az çıkarabiliyorum ki. Aslında tabii, tüm ülkede çocuklara sokağa çıkmak yasak. Ama böyle anlatmadık tabii kendisine çünkü sitede çıkarıyorduk kısa kısa çocukları. Sonra ben bi motivasyonumu kaybettim. Kalabalık ve maskesiz olmaları, her seferinde babasının dırdır başımın etini yemesi, her seferinde yok elini yıka, yok yüzüne dokunma... Bi bıraktım ve çocuk 7-8 gün falan çıkmadı belki. Yazık.

Neyse 7.40'ta çıktık dışarı. Sabah, hava tazecik, günlerdir bacaklarımızı açmamışız, güneş bir kenardan, serin gün başka bir yandan. Üçüncü adımında kuzucum "Anne bunu her gün yapmalıyız" dedi... Kuş seslerine şaşırdı. Scooter'ını sürüyordu, bıraktı "Ben biraz yürümek istiyorum" dedi. Ne kadar tuhaf, ne kadar kısıtlayıcı olduğunu o böyle dedikçe anladım ben. Karantinadaki her günü hafta sonu günü doğallığında, evdeymişçesine yaşamam, ara ara derin sarsılmam... Bu benim başetme yöntemim. O, farkında ve etkisini de hissediyor.

İki tur attık, güvenlik geldi. Bizi içeri soktu. 23 Nisan'la birleştirilen ve 5 güne çıkarılan karantinada, ilk kez bizim sitede de çok sert uyarılar yapıldı. Millet çocuklarını aşağı salıyordu, topluca geziyorlardı falan. Yetişkinler yürürdü, bu sefer onlara bile sert girişmişler. Neyse bizi de erkenden içeri soktular. Çocuğum da "Bir tur daha yürürüz gireriz" dedi uyarı aldıktan sonra ama artık girelim deyince sesi çıkmadı.

Evde saatlerce çok huzurlu oynadı sonra. Kendi kendine, bebekleriyle. Sanki günlerce evden uzağa gitmişiz gibi. Akşam yatırırken de dedim ki, "Yarın sabah uyanamazsam, lütfen beni uyandır da yürüyelim." Ondan hiç beklemiyordum ama, aynını bana söyledi :) Koca bir kız gibi... "Ne yani, şimdi biz yürüyüş arkadaşı mı olduk" dedim... Karanlıkta ses etmedi.

Bir sürü işim, kafamda dönen yapmak istediklerim ve yapamayışlarım. Bunlara da başka bir yazı...

Photo by Sharon McCutcheon on Unsplash



You may also like

Hiç yorum yok:

İzleyiciler