Dear Poppy

/
0 Comments
Sevgili Poppy Jane,

Sen şimdi muhtemelen derin uykunun bir yerlerindesin. Fethiye'de mışıl mışıl. Seni tanımadan ne de çok sevdim, bilesin. Bu turdaki minik çiçeğimiz oldun.

İsmin en sevdiğim çiçeğin adı zaten. O bakımdan eşim yani sizin rehberiniz bana senden bahsedince ilk, hemen kanım ısındı. 2.5 yaşında olup ailenle geziyor olman ne kadar eğlenceli! Ülkemizi bir daha hiç göremeyeceğin bir gözle geziyor olman: Duydum ki Nevşehir'de herkesin eğilerek sürünerek geçtiği yeraltı şehirlerindeki tünellerden sen rahatlıkla yürüyerek geçebilmiş, üzerine de "Vay be, tam da bana göre yapmışlar" yorumunu getirmişsin.

Buralar çok fenaydı siz gezerken. Küçücük çocuklar sulara kapıldılar, başlarına hiç duymanı istemeyeceğim şeyler geldi. Zaten sular gelmeden önce de bu ülkede hayat çocuklar için çok zordu. Biz büyükler bütün bunlara bir şekilde sebep olduğumuzu hissedip, derin acılar çektik; engelleyemediğimiz, yardım edemediğimiz ya da sorumlularını cezalandıramadığımız için. Sana bunları anlatırken dahi sinirimden başım ağrıyor.

Daha fazla konuşup uykunu kaçırmak istemem. Senin umarsız neşen, bütün bunlar olup biterken bambaşka bir dünyadan hayatımıza sızan bir ışık gibiydi, sanki fantastik bi kitaptaki bir karakterin varlığı gibi... Taşa takılıp düşecekken "Ay gördünüz mü, neredeyse düşüyordum" diye gülmen, eşimi uzaktan görünce yanına koşturup "Selam Turk" demen ya da benimle telefonda konuşmaya utanıp kaçman anlatıp anlatıp bitiremediğimiz ayrıntılardan.

Dileğim odur ki; bu mutluluğun, merakın ve keyfin hiç bitmesin. Hayat boyu böyle gez, gör ve öğren, tadını çıkar. Umarım bir gün bir yerlerde (yine) karşılaşırız. Şarjım bitiyor şimdi, öperim gözlerinden. Have a safe trip, hun!


You may also like

Hiç yorum yok:

İzleyiciler